Galeri Soyut, 25 Ocak – 13 Şubat 2019 tarihleri arasında Hatice Berrak Çiçe’nin “Limon Kokusu” isimli kişisel resim sergisine ev sahipliği yapıyor.

Limon Kokusu

Limon kokusu ve Kadın, Ruh kanseriyle aynanın karşısına geçmişlerdir. Üçü de karşılarındaki aynanın içinde arkasındaki aynayı görüyordu; iç içe geçmiş, derinleşerek çoğalan onlarca, yüzlerce aynaya dönüşen tek bir ayna; iç içe geçmiş, derinleşerek çoğalan onlarca, yüzlerce Limon kokusu, Kadın ve Ruh kanseri. Limon kokusu, tüm sakinliği ile aynaya doğru yaklaşır ve ona “Ayna, ayna! Söyle bana. Var mı benden Ruh kanserini yenebilecek bir koku?” diye sorar. Ayna ona bir tebessümle “Güzel seven kadınların imparatorlukların ardında hep bir gerçek vardır. Düşmanını tanımayan savaşta yenilir. Hem kendisini hem düşmanını tanımayan savaşta yenildiği gibi savaştan sonrada toparlanamaz. Düşmanını tanımayıp kendisini tanıyan, savaştan sonra başarıya ulaşabilir. Hem kendisini hem düşmanını tanıyan gücün ise, yenik düşme ihtimali yok gibidir. Kendisini tanımayıp düşmanını iyi tanıyan gücün, savaşta yenik düşme ihtimali çok yüksektir.
Düşmanda korku, dehşet, ümitsizlik, gelecek kaygısı, yorgunluk duyguları uyandırarak kendi etkisi altına sokmaktır.
İktidarlarını keder ve ıstırap yaratmak, başkalarının kudretini azaltmak, dünyayı karartmak üzerine tesis eden Ruh kanserli insanlar vardır. Keder sanki neşeye dair bir vaatmişçesine, başlı başına bir neşeymişçesine davranırlar. Keder, esaret veya güçsüzlük, ölüm kültü yaratırlar. Zehirledikleri ruhlara keder göstergelerini bir ideal, neşe olarak sunmaktan geri durmazlar. Limon kokusu ve Ruh Kanseri, bir kadında dehşet verici ikili, siz iyiliğin  ve kötülüğün yaşamdaki korkunç yargıçları.”
Diyerek, Ayna yavaş yavaş tüm bedenlerden akmaya başlar.
Her kadının ellerine ve ruhuna limon kokusu dokunmalı. Burnuna limon çiçeklerinin kokusu  gelmeli. Onun kötülüğü iyiliğe çevirme yetkisi vardır. O giderse tüm
iyi ruhlar dünyadan silinir ve geriye kötü ruh kanserleri kalır.