Üçüncü kişisel sergisini açan Hatice Berrak Çiçe’nin ‘’ Büyülü Düşler ’’ adlı sergisi 3 – 22 Nisan 2015 tarihleri arasında Galeri Soyut / B Salonu’nda izleyiciyle buluşuyor.

Sergi kataloğunu incelemek için tıklayınız.

Bir eğitimci olarak öğretmenlik mesleğine başladığım 1965 yılından bu yana geçen elli yılda, beni yetiştiren ve yönlendiren öğretmenlerimden gördüğüm birikimlerle;belli bir kapasitesini keşfettiğim öğrencilerimi değerlendirmede elimden geleni yapmaya çalışırım. Öncelikle onlara güvendiğimi, onların ulusal ve uluslararası alanda başarılı olacağına inandığımı çeşitli davranışlarla, çok çeşitli örneklerle hissettirerek. Bu değerlendirmelerimde bu zamana kadar çok az yanıldığımı özellikle belirtmeliyim.

Beni yanıltmayan öğrencilerimden biridir Hatice Çiçe.

Öğrenciliğinin daha ilk yıllarından başlayarak disiplinli bir çalışma temposu içinde; çok ayrıntılı inceleme ve araştırmadan, etütden, figürden, tematik yaklaşımdan korkmadan büyük boyutlu çalışmalara girişti.Atölyemizin bir köşesi onun büyük boyutlu, disiplinle hazırlanan tuvalleri, tabloları ile dolmaya başladı. En önemli özelliği kendi kapasitesinin farkında oluşu ve bir öğrenci mantığı yerine, profesyonel sayılabilecek bir sanat tutkusu ile işine sarılmasıydı. Sanatın tutku içinde belli disiplinleri yaşamak olduğu bilinci erken gelişen gençlerimizden biri olarak da daha öğrenciliğinde çalışmalarının olumlu sonuçlarını görmeye başladı.

Her zaman, her öğrenciye, her sanat tutkununa nasip olmasını istediğimiz yurt dışı deneyimlerini daha öğrenci iken yaşadı ve sanatın ustalarını yerinde görebildiği müzeleri, sanat ve kültür odaklarını inceleme fırsatı buldu. Bu açılım onun kendine güvenini artırdığı gibi uluslararası sanatın içinde yer alma çabalarını hızlandırdı.

Batı’da sergi açmanın ne denli zor olduğunu bilenler için İngiltere’de Londra gibi bir dev kentte sergi açabilmesi onun bu çabalarının başarılı sonuçlarıdır zaten.

Jürili, seçici kurullu sergiler hepimiz için yeri ve zamanı içinde önemli aşamalar olarak değerlendirilmiştir, sanat yaşamımızda. Dünyanın her yerinde bu gibi sergilerde eserlerin beğeni toplaması önemli kriterler sayılır. Hatice Çiçe bu bağlamda pek çok jüriden geçebilen, eserleri ilgi ile izlenebilen genç bir ressamımız olarak dikkat çekmiştir. Örneğin, son Ankara Sanat Fuarında yer alan onun büyük boyutlu, çok figürlü, bütün ayrıntıları ile çok yetkin bir kimlik olarak kendini gösteren eserini izleyenleri, onların kendi aralarında yaptıkları değerlendirmeleri özellikle takip ettiğimi ve gözlemlediğimi belirteyim. Ayrıca sanatsal birikimlerine, eleştirilerine güvendiğim sanatçılarımızın da çok olumlu değerlendirmelerini eklersek bir eğitimci olarak bundan nasıl haz aldığımı özellikle vurgulamalıyım.

Geleceğimiz olarak gördüğümü, onun bütün çalışmalarını, portrelerini, sirk yaşamını,düşlerindeki fantastik yaşamını, ironi ile anlamlandırdığı palyaçolarını seyrederken bir ustayı izlercesine haz aldığımı belirtmeden geçemiyorum. Onun yaşlı palyaço portresi, yüzündeki hüzünle her zaman gözlerimin önündedir. Burada, sanatçının toplumsal sorumluluğu bağlamında, toplumsal travmaların, çeşitli devingenliklerin, bireysel ve ulusal dinamiklerin etkin olduğu bir ülkede, eserlerinde salt fotoğrafik anlatımla-fotoğrafik betimlemeyle yetinmeyişini; bununla birlikte tema, hiciv, humor, sorgucu düşünce gibi anlamlı kaygılarla   sanatsal eylem içinde olma çabalarını çok olumlu buluyorum. Böylesine sağlam bir figür ve desen altyapısına sahip olmak büyük bir kazanımdır ki çok yönlü araştırma ve betimlemede başarılı olma şansını daima açık bulunduracaktır.

Her zaman beylik, kanıksanmış bir alışkanlık gibi kullanılan “gençlerimize güveniyoruz” sözü bizim açımızdan Hatice Çiçe gibi gençlerimize içten duygularla, tam bir güvenin ifadesi anlamına gelir. Büyüklerimizin bir zamanlar bizlere güvendiği gibi biz de “Sizlere kayıtsız, şartsız güveniyoruz; geleceğimiz sizlersiniz” diyebilmenin hazzı ile…

– Prof. Hasan Pekmezci

İLGİLİ SANATÇILAR

HATİCE BERRAK ÇİÇE -

Haftanın Seçkisi

Yükleniyor...